12 Temmuz 2015

VENEDİK / VENEZİA / VENİCE


travel,gezi,trip,road
sonda söyleyeceğimi başta söyleyeyim;
  • venedik'in sokakları arasında gezerken yüzlerce otel göreceksiniz girip fiyat alın, oda fiyatı 70 euroya çok tatlı yerler var, gitmeden önce bir otelin tamamını ödemeyin orada kafanıza göre başka otel de   bulursunuz.
  • gondol turunu yaptığınıza hiç pişman olmayacaksınız.
  • Risotto tabiki de  pizzadan daha  başarılı.
  • Venedik'te kaybolmamak imkansız ama her yer aynı meydana çıkar, kaybolun  :) 
  • ne yaparsanız yapın,özellikle sevgilinizle giderseniz Burano adasında  1 gece konaklayın. 
  • hangi ülkeye giderseniz gidin yanınıza kahvaltılık alın :)her yerde peynir var ama damak alışkanlığı da var.
yollar, gezi,travel,
trip, gezi
                    Şimdi gelelim hikayemize;
                     Floransa gezisi tamamlandıktan sonra tekrar yollara düştük.  Külüstür otobüsümüzle Venedik'in en uzak köşesindeki otele yerleştirildik. Halbuki tur ödemesinde yakın bölge ücretine tabi olmuştuk. Gittiğimiz dönemde  Venedikli devrimci arkadaşlar :)  grevde olunca merkeze gitmek için hiçbir ulaşım yolu bulamadık.  Floransa yazısında da anlattığım gibi tur şirketi o sırada çevre şehirlere ekstra gezi ticaret faaliyetine dalınca, "merkezde kalanlar ne yapar", diye düşünmek umurlarında bile değil.Böyle bir grev var, taksi bile bulunamıyor insanlar otele hapsolmadan nasıl  gezer umursamıyor.  Mesela bizim rehberin grevden haberi varmış ama biz grevi  otobüs durağında otobüs bir türlü gelmeyince, sokaktan geçenlere sorarak anladık.Yine de ulaşım konusunda  şansımızı deneyelim dedik ve 1 saat taksi, otobüs bir vasıta gelsin diye bekledik. Durakta bekleyen İtalyan bir teyze elinden geldiğince  yardım etmeye çalışsada nafile. sonra ufak ufak gelen arabaları durdurup derdimizi anlatalım dedik, teyze bize;  "kimsenin durmayacağını", söyledi :) ve öyle de oldu. tabiki biz Türkiye'den gelmişiz he he he :)) tüm sınırları zorlamayı seven bir halk olarak  yavaş giden bir arabanın önünü kestim ve iki kolumuda açtım :)) bildiğiniz babam ve oğlum filmi sahnesi :)) gülümseyerek şöför aşağı indi ve bizde grevden, kanalları hasretle görmek istediğimizden bahsedince Rus asıllı ve  göç ile İtalya'ya yerleşip restaurant açmış olan  beyefendi bizi merkeze kadar götürdü.
traveller, road,travel trip, gezi, gezi yazıları,
Güzelim Venedik'in güzelim girişi de  burası : Grand Canal  

Avrupa' da en çok beğendiğim ülke şimdilik İtalya ki daha Amalfi Coast,Conca dei Marini'yi görmemişken. Venedik özellikli bir şehir; bir yerin benzeri değil, Venedik'in  benzerleri var diyebilsiniz ancak. Hani çocukken yapılan bir afacanlık vardır ya onu burda  yapabilirsiniz. Peki nedir bu afacanlık? ev içi  kapılara tırmanmak. İşte bazı sokak aralarındaki evler iki kolunuzu açıp tırmanacağınız kadar dar :) Evler  ve sokaklar çok güzel. Kimilerine göre romantik kimilerine göre çok turistik bir şehir ki bana göre  çok güzeldi. Bayram seyran zamanı giderseniz herkes akın akın gezmeye gitmiş oluyor,  yani aynı bizlerin de  yapmış  olduğu gibi. "ıyy herkes gelmişti , her yer  turistlerle doluydu, hiç romantik değildi", derken biz de orda turist vizyonunda olduğumuzu unutmuş ve ülkenin sahibi konumuna gelmiş oluyoruz.Hem turist turistin halinden anlıyor, hemen makinenizi uzatıp bir foto rica edebiliyorsunuz. Yoksa tüm ekip bir arada anca koca kafalı öz çekimler yapılıyor ;)
gondol  Gelelim  yapılmadan dönmesi en ayıp duruma :) Gondol sefası olmaz ise olmaz :) biz 4 kişi bir gondol kiraladık ve kişi başı 15 Euro verdik 2014 yılında. Bizim kızlar pazarlık yaptı ama çok işe yaramadı. Kanalda gezi yapmanın en keyifli yanı canlı dinleyeceğiniz napolitenlerdir. Siyah beyaz çizgili  giymiş adamlar, hafif yandan gülümseyen suratları ile yüksek seste şarkılar söylüyorlar. Kanal gezisinde evleri izlerken, elimden fotoğraf  makinesini bırakacak kadar çok  etkilendim.  Fotoğraf çekmek anı kaybetmek değil anı en ince detayları ile görmektir benim için çünkü,  ben hayata dikkat edemeyecek kadar dikkatsizim ve bu konuda çarede ilaçsız bulduğum böyle yöntemlerim. 

Venedik'te bir günü sadece keyfinize ayırırsanız ve kanal turunuzu, sokak keşiflerinizi, enteresan dükkan gezilerinizi ve İtalyan modası  turlarınızı o gün içerisinde bitirin.Yorgunluğunuz üzerine de  gidin  San Marco meydanında yine canlı müzik eşliğinde, açık havada,  şarap molası verin ya da dilerseniz kahve için,  keyif sizin.  San Marco Meydanının gündüzü ayrı ama akşamı bambaşka bi güzel. En güzel meydanlardan biri olduğunu düşündüğüm bu meydanda fotoğraflarda gördüğünüz sütunların iç tarafları  maske ve orijinal mağazalarla dolu, hayran olmamak elde değil.

gündüz San Marco 

ve akşam


Keyif turlarınız bitince diğer bir gününüzü de Venedik içinde görülecek müze,sergi ve kiliselere ayırabilirsiniz. Ben gittiğim her kilisede "dünyayı gezebileyim", diye mum yaktım :) bir de eğer dileğim olursa o kiliselerden  birinin adını çocuğuma koyacağıma söz verdim de adını unutmuş olabilirim :)
Günlük alışveriş ve yemek konularına gelince; biz kahvaltıları otelde, öğle ve akşam yemeğini de dışarıda yedik. "Venedik içinde şurda yedik", desem arasanızda bulamazsınız :)  Biz birçok ihtiyacımız için marketoları kullandık,  yani market, birçok sokak arasında var, onları da  tesadüfen bulacaksınız zaten :)  Mantık hep şu olmalı gezide "ben Sultanahmet', Kapalıçarşı gibi yerlerde  turistin düşürüldüğü hali bilirim"... işte bu yüzden, turistik yerlerde marketler, pazarlar, arka sokaklar candır. 

3. bir gününüz olsun ve mutlaka ama mutlaka bu yatılı bir gün olsun, çünkü mis gibi vanilya kokuları arasında, rengarenk bir adada tatlı bir uykuya dalacaksınız. Murano ve Burano yazımda görüşmek üzere...










gezi, yorum,



travel,road,yollar, gezi

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder